Keine exakte Übersetzung gefunden für العمل الفرضيّ
Übersetzen Türkisch Arabisch العمل الفرضيّ
Türkisch
Arabisch
relevante Treffer
- mehr ...
-
performans (n.)mehr ...
-
atılım (n.)mehr ...
-
memurluk (n.)mehr ...
-
emek (n.)mehr ...
- mehr ...
- mehr ...
- mehr ...
-
kuruluş (n.)mehr ...
-
girişkenlik (n.)mehr ...
-
işlemek (v.)mehr ...
-
fonksiyon (n.)mehr ...
- mehr ...
-
işyeri (n.)mehr ...
-
seğirmek (v.)mehr ...
- mehr ...
-
operasyon (n.)mehr ...
- mehr ...
-
işleklik (n.)mehr ...
-
muamele (n.)mehr ...
- mehr ...
- mehr ...
- mehr ...
-
senet (n.)mehr ...
-
çalışma (n.)mehr ...
-
çalışmak (v.)mehr ...
-
etkinlik (n.)mehr ...
-
işletme (n.)mehr ...
-
hareketlilik (n.)mehr ...
- mehr ...
Textbeispiele
-
- Ne? - Deneme teklif ettiler.ماذا؟ حصلت على فرضة عمل
-
Öyleyse papa olarak ilk icraatım, seçim sürecinin soruşturulması olacak.مهمتي الأولى ستكون فرض تحقيق بالعملية الإنتخابية
-
- Varsayımlarda bulunmuş mecburen.- فتوجّب عليه توقّع فرضيّة - عملي هو أن أؤلف إعلانات
-
Varsayımda bulunmak zorunda kalmış. - Benim işim reklam yazmak.- فتوجّب عليه توقّع فرضيّة - عملي هو أن أؤلف إعلانات
-
Ve Ben , tevbe eden , inanan ve yararlı iş yapan , sonra da yola gelen kimseye karşı çok bağışlayıcıyımdır .« وإني لغفار لمن تاب » من الشرك « وآمن » وحَّد الله « وعمل صالحا » يصدق بالفرض والنفل « ثم اهتدى » باستمراره على ما ذكر إلى موته .
-
Gerçekten Ben , tevbe eden , inanan , salih amellerde bulunup da sonra doğru yola erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım .« وإني لغفار لمن تاب » من الشرك « وآمن » وحَّد الله « وعمل صالحا » يصدق بالفرض والنفل « ثم اهتدى » باستمراره على ما ذكر إلى موته .
-
Doğrusu Ben , tevbe edeni , inanıp yararlı iş işleyerek doğru yola gireni bağışlarım .« وإني لغفار لمن تاب » من الشرك « وآمن » وحَّد الله « وعمل صالحا » يصدق بالفرض والنفل « ثم اهتدى » باستمراره على ما ذكر إلى موته .
-
Ve şüphe yok ki ben bütün suçlarını örterim tövbe edip inananın ve iyi işlerde bulunup sonra da doğru yolu bulanın .« وإني لغفار لمن تاب » من الشرك « وآمن » وحَّد الله « وعمل صالحا » يصدق بالفرض والنفل « ثم اهتدى » باستمراره على ما ذكر إلى موته .
-
Ve ben , tövbe eden , inanan , hayra ve barışa yönelik iş yapıp sonra da düzgün bir biçimde yol alan kimseye karşı , gerçekten çok affediciyim , Gaffâr ' ım .« وإني لغفار لمن تاب » من الشرك « وآمن » وحَّد الله « وعمل صالحا » يصدق بالفرض والنفل « ثم اهتدى » باستمراره على ما ذكر إلى موته .
-
Şu da muhakkak ki ben , tevbe eden , inanan ve yararlı iş yapan , sonra ( böylece ) doğru yolda giden kimseyi bağışlarım .« وإني لغفار لمن تاب » من الشرك « وآمن » وحَّد الله « وعمل صالحا » يصدق بالفرض والنفل « ثم اهتدى » باستمراره على ما ذكر إلى موته .